Birleşmiş Milletler’in temmuz ayında yayımladığı “2024 Dünyada Gıda Güvenliği ve Beslenme” raporuna göre, Gazze Şeridi nüfusunun tamamı yüksek düzeyde gıda güvensizliği ile mücadele ediyor. Bu durum özellikle kuzeyde kendini daha fazla hissettiriyor; insanlar yetersiz beslenme nedeniyle kan bağışında bulunamıyor.
Şifa Hastanesi’ne bağlı kan bankasının İsrail saldırıları sonucu yıkılması, yaralılar ve kronik hastalığı olanlar için hayati riskler doğuruyor. Bu nedenle Gazze kentindeki Sahaba Hastanesi’nde yeni bir kan laboratuvarı kuruldu. Ancak, kuzeyde yaşayan Filistinlilerin açlık nedeniyle kan verme konusunda ciddi zorluklar yaşadığı belirtiliyor.
Kan İhtiyacı Büyüyor
Sahaba Hastanesi’nde görevli uzman Rami Ebu Sidu, günlük olarak yalnızca 20-30 ünite kan bağışı alabildiklerini belirterek, bu miktarın Gazze’nin kuzeyindeki hastanelere gelen yaralı sayısıyla kıyaslandığında yetersiz olduğunu ifade etti. Ebu Sidu, “Topladığımız kan, Şifa Hastanesi’ndeki ihtiyacın sadece yüzde 10’unu karşılayabiliyor,” dedi.
Laboratuvarın kısıtlı imkanlarla kurulduğunu vurgulayan Ebu Sidu, yeterli ekipmanın eksik olduğunu ve bağışçıların çoğunun kötü beslenme nedeniyle bitkin halde geldiğini açıkladı. “Bağışçılar kan verdikten sonra baş dönmesi yaşıyor,” diyerek gıda güvensizliğinin kan bağış sürecine olumsuz etkisini dile getirdi.
İnsanlar Hayatını Kaybediyor
Yetersiz kan temini nedeniyle yaralıların ve hastaların ölüm riski artıyor. Gazze kentinin doğusundaki Et-Tuffah Mahallesi’nden kan vermek için gelen Ebu Selman Meşravi, “Yeterli beslenemiyoruz, bu yüzden kan veremiyoruz,” dedi. Meşravi, besinlerin besleyici olmaktan uzak olduğunu ve gıda yetersizliğinin insanları kansız bırakma tehlikesi taşıdığını aktardı.
Başka bir bağışçı Muhenned Hırez de, “El-Ehli Baptist Hastanesi’nde en az üç kişinin kan bulunamadığı için öldüğünü gördüm. Bu durum, bizi daha fazla kan bağışlamaya teşvik ediyor,” şeklinde konuştu.