Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

G7, Küresel Ticareti Bozan Uygulamalara Karşı Gerekirse “Ticaret Araçlarını” Kullanacak

G7’yi oluşturan ülkelerin ticaret bakanları, küresel ticareti bozan uygulamalara karşı gerekirse kendi “ticaret araçlarını” kullanacaklarını bildirdi.

G7'yi oluşturan ülkelerin ticaret

ABD, Almanya, Fransa, İngiltere, İtalya, Kanada ve Japonya’dan oluşan G7 ülkelerinin ticaret bakanları, G7 Dönem Başkanı İtalya’nın ev sahipliğinde Reggio Calabria kentinde dün ve bugünkü oturumlarda bir araya geldi.

G7 Ticaret Bakanları Toplantısının sonunda ortak bakanlar bildirisi yayımlandı.

Bildiride, “Ortak zorlukların üstesinden gelmek için çabalarımızı özgür ve adil kurallara dayalı ve piyasa odaklı çok taraflı bir ticaret sistemini sürdürmeye ve ekonomik dayanıklılığı ve ekonomik güvenliği arttırmaya adamaya kararlıyız.” ifadesi kullanıldı.

Bildiride, Dünya Ticaret Örgütü’ne (WTO) yönelik reform aracılığıyla çok taraflı ticaret sistemini güçlendirme niyeti belirtilirken, “WTO’nun, ekonomik büyümeyi güçlendirmenin ve sürdürülebilir kalkınmayı teşvik etmenin bir yolu olarak, ticareti teşvik etme görevini yerine getirmeye devam etmesini sağlamak için çabalıyoruz.” ifadesi yer aldı.

Küresel ticareti bozan uygulamalara da değinilen bildiride, “Piyasa dışı politikalar ve uygulamaların yanı sıra bunların sonucunda ortaya çıkan zararlı piyasa dışı aşırı kapasite ve diğer piyasa bozulmalarını ele almaya devam edeceğiz. Bu amaçla, ticaret araçlarımızı etkili bir şekilde kullanmaya ve gerektiğinde yeni araçlar geliştirmeye, bu uygulamaları belirlemek, bunlara karşı çıkmak ve karşı koymak için kararlıyız. Ayrıca, ortaklarla birlikte daha güçlü uluslararası kurallar ve normlar teşvik etmeye devam edeceğiz.” değerlendirmesi yapıldı.

Bildiride, ticaret ve çevre politikalarının karşılıklı olarak destekleyici nitelikte olması, sürdürülebilir kalkınma ile iklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik kaybı ve kirlilikten oluşan dünyayı ilgilendiren krizlerin ele alınmasına katkıda bulunması gerektiği kaydedildi.