Bir internet sitesinde yazdığı yazıda suç oluşturacak sözler kullandığı gerekçesiyle hakkında soruşturma başlatılan, soruşturma çerçevesinde tutuklandıktan sonra tahliye edilen gazeteci Tolga Şardan’ın yargılanmasına başlandı. İstanbul 2.Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuksuz sanık Tolga Şardan ile sanık avukatları hazır bulundu.
‘’Sadece 2 kurumun kendi arasında geçirdiği süreci kaleme aldım. Bir infial olmuşsa yazımla ilgili değil, tutuklanmamla alakalıdır”
Duruşmada savunma yapan sanık Şardan, 1988’den günümüze kadar hür türlü kriminal olayı takip ettiğini söyleyerek, ‘’Her gazeteci gibi ben de haberine sahip çıkan bir gazeteciyim. Söz konusu yazıda yalan bilgilerin bulunduğunu düşünmüyorum. Benimle ilgili gözaltı ve tutuklama kararı yazının yayınlanmasından günler sonra gerçekleşmiştir. Söz konusu yazıyı yazarken haber kaynaklarımı korumak adına küçük düzeltmeler yapmışlığım vardır ve ‘böyle bir rapor yoktur’ hadisesi aslında doğrudur. Ben bunu rapor olarak kullandım. Cumhurbaşkanı’nın MİT Başkanlığı’ndan istemiş olduğu bilgilerle alakalı şunu söyleyebilirim, bir bilgilendirme yapmıştır ben de bunu kulis bilgisi olarak yazdım. Kişiler üzerinde değerlendirme yapmadım, sadece 2 kurumun kendi arasında geçirdiği süreci kaleme aldım. Bir infial olmuşsa yazımla ilgili değil, tutuklanmamla alakalıdır. Ben gazeteci olarak yaptığım işin doğru olduğunu düşünüyorum, amacım kamuoyunu aydınlatmaktır. Sistem üzerinden kişilere indirgemeden kamuoyuyla paylaşmaktır. Beraatımı talep ederim” şeklinde konuştu.
Mütalaa açıklandı
Mahkemede esasa ilişkin mütalaasını açıklayan Cumhuriyet Savcısı, sanık Şardan’ın yazı içeriğinde Mili İstihbarat Teşkilatı tarafından ‘yargı raporu’ adı altında rapor düzenlendiği şeklinde kesin yargı içeren cümlelerin yer aldığını, sanık tarafından her ne kadar yazısında yer alan bilgileri teyit ederek yayınladığı iddia edilmiş ise de soruşturma dosyasına buna ilişkin herhangi bir delil sunamadığını aktardı.
Bu bilginin kamu düzeni ile ilgili olduğu ve halkı yanıltıcı mahiyette olduğu belirtildi
Açıklanan mütalaada, Milli İstihbarat Teşkilatı’nın cevabında da böyle bir rapor olmadığının açıkça belirtildiği, dolayısıyla köşe yazısı içeriğinde yer alan ve adliyelerde usulsüz ve yasaya aykırı olarak işlemler yapıldığı iddiasının halkın devlet kurumlarına olan güvenini olumsuz etkileyeceği, bu bilginin kamu düzeni ile ilgili olduğu ve halkı yanıltıcı mahiyette olduğu, köşe yazısı içeriğinde yer alan ifadelerin kamu barışını bozmaya elverişli olduğu, bu bağlamda somut olayda ‘halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma’ suçunun yasal unsurlarının oluştuğu kaydedildi.
5 yıla kadar hapis talebi
Mütalaada ayrıca, sanığı köşe yazısında doğrudan devletin yargı organlarında usulsüz ve yasaya aykırı işlemler yapılarak kararlar verildiği ifadelerinin bir bütün olarak yargı teşkilatını zan altında bıraktığı ve toplumda yargı teşkilatına olan güveni zedeler mahiyette olduğu kaydedildi. Mütalaada sanık Şardan’ın ‘halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma’ ve ‘devletin yargı organlarını alenen aşağılama’ suçlarından toplamda 1 yıl 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.
Duruşmada sanık Şardan ile avukatları, açıklanan mütalaaya karşı savunma hazırlayabilmek için mahkemeden süre talep ettiler.
Ara kararını açıklayan mahkeme, sanık ile avukatına esasa ilişkin mütalaaya karşı savunma yapabilmeleri için süre verilmesine hükmederek duruşmayı erteledi.
İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, şüpheli Tolga Şardan’ın bir internet sitesinde yazdığı yazıda “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçunun unsurlarını oluşturacak nitelikte sözler bulunduğu gerekçesiyle resen soruşturmaya başlandığı aktarıldı.
Hazırlanan iddianamede şüpheli Şardan’ın ‘halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma’ ve ‘devletin yargı organlarını alenen aşağılama’ suçlarından toplamda 1 yıl 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.